Merhaba değerli okurlar bu gün geçen yıl 11 ilde 7.7 büyüklüğünde, ikinci deprem ise7.6 büyüklüğünde iki üzücü deprem yaşadık. Ve 50 bin ’den fazla vatandaşımız hayatını kaybetti. Ve bu üzücü deprem sonrası Türkiye genelinde deprem riskine yönelik 11 ilde ölüme ve yıkıma neden olan depreminin ardından Hükümet daha sıkı tedbirler almaya başladı. Gerçekten konut yapımı çok önemli bir konu çünkü insanlar o yapılan konutlarda oturuyor. Ve kat sayısı düşük olması gerçekten olası bir deprem karşısında daha az ölüme veya yıkıma neden olabilir hükümet bu konuda tedbirli hareket ediyor haklı, sonuçta oturacağın ev sağlam olacak ki akşam kafanı yastığa koyduğunda korkmadan yata bilirsin.   Hükümet bu konuda haklı risk almak istemiyor. Ama birde şöyle bir mağduriyet söz konusu evleri aylarca ve yılla dayalı yıkılıp bekleyen yüzlerce konut sahibi var. bu konutlar belediye ve diğer kurumlarla alakalı, bu kurumlar maalesef bir çalışma yapmıyor. yapı ruhsatı almayan ve müttehitle 8 kat veya 7 kat karşılığında anlaşma yapıp evleri yıkılan bu insanlar ne olacak, ve bu insanlar şu an  kira bedeli 3 bin lira alıp üstüne 6 ve ya 7 lira koyup kirasını ödeyenler bu kira bedeli bittiği zaman ne olacak bu insanlar ile  müttehitler boğaz boğaza girmeyecek mi, yeni yapılacak evlerin hem daha güvenli hem  depreme karşı daha dayanıklı mutlak çözüm yolu var. Mesela depreme dayanıklı kum, çimento, demir ve diğer malzemeler ve en önemlisi temel atıldığında temelin iki kat daha güçlü sistemle yapılması. Ve yapılırken ekiplerin sık sık inşaatı bitme aşamasına kadar denetlemesi gerekir böyle çözüm yolları da var. Kentsel dönüşümde bekleyen yüzlerce dosya çözüm odaklı bekliyor ben buradan mağduriyetlerin giderilmesi için bu işle uğraşan kurum veya kuruluşların mutlaka çözüm bulmaları gerekir.