10 Ocak 2024 - Çarşamba

Gerçekçi olmak gerekirse…

Gerçekçi olmak gerekirse…

Yazar - Bulut Kutlu
Okuma Süresi: 3 dk.
Bulut Kutlu

Bulut Kutlu

-
Takip EtGoogle News

Her sene aynı terane…

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü…
Yok efendim Basın Özgürlüğü…
Basın Bayramı….
Falanda filanda…
Aynı iyi niyet temennileri tekrarlar durur. 
Biri çıkıp; Türk medyası dejenere edildi diyemiyor. 
Ne var bunda yani “Türk medyası yozlaştı” demek o kadar mı zor? 
Öyle korku salmışlar ki ülke geneline gazeteci kendini inkar etmeye başladı. 
Hani haksızda değiller. Eleştirse ya kelepçe takıyorlar, ya kapatıyorlar, ya da ilan, reklamlarını kesiyorlar. 
Kurmuşlar bir propaganda başkanlığı kim yeriyorsa hemen fişini çekiyorlar! Dolayısı ile paralı trol ordusu bireyleri habire artıyor.
Yalan mekanizması da o ölçüde büyüyor. 
İkinci dünya savaşında Ruslar Almanya kapılarına dayanmış, baskı altında ki Alman basını “savaşı kazandık” diyordu ve halk ne acıdır ki bu propagandaya inanıyordu! Bugünkü durun bence bundan farksız.  
“Çalışan Gazeteci Günü” imiş geçin bunları gazetecileri özgürce çalışmaları için zemin oluşturdunuz mu? Aksine çalışma koşullarını ağırlaştırdınız. Hesabınıza gelmeyen gazetecileri ise sucu-bucu diye bertaraf ettiniz. 60 yıldır kutlanan bu günün ismini değiştirin; “Çalışamayan Gazeteciler Günü” yapın! Bence en doğrusu bu ve daha gerçekçi, en azından kendimizi avutmayız, inkar etmeyiz.
Doğrudan korkan bir yönetim anlayışı ancak ve ancak geri kalmış toplumlarda olur. Biz de bunlardan biriyiz. Sansürün olduğu bir ülkede tarafsız basın bertaraf edilir, basın emekçileri de sindirilir!
Bir ülke nasıl kalkınır bilir misiniz? Sanat edebiyat, bilim, teknoloji üretim, adalet ve özgürlüklerle kalkınabilir. Bugün hangisi var ülkemizde? Hiçbiri…
Sonuç olarak sembolik anma ve kutlamalar hepsi kağıt üstünde. Gerçekçi hiç bir yaklaşım ve uygulama yok. Her şey yalan dolandan ibaret. 
Eleştiri mekanizmasını felç edersen, vücudun diğer uzuvları da aksamaya başlar. Basını bu ülkede bitirirsen, darılma gücenme olmasın ana ülke maalesef geriye doğru gitmeye başlar. Taraflı basın ise “şaha kalktık” der!
Netice itibarı ile Türk medyası ameliyat masasında ve entübe olmuş, kurtulma şansı ise mucizelere kalmış durumda…

#
Yorumlar (5)
Metin gür
11.01.2024 14:48
Ahhh ahhh memleketim ahhh Basını ele geçirirsen adaleti de tekeline alırsın adaleti yok edersen ülke elden gider. Bu tehlikeyi kimse görmüyor mu? Heyyy orda mısınız? Kimse yok muuuuu?
Nesim Tural
11.01.2024 00:45
Evet arkadaşım medya yozlaştı yalakalık artı. Keşke. Tüm gazeteciler M. Kemal Çelik’i örnek alsaydı şimdiye dek bu meslek ayaklar altına alınmamış olurdu. Yine de tebrikler dostum.
Meryem güleç
10.01.2024 21:13
Türk medyası can çekilmiyor bence ölmüş. Ruhuna elfatiha…
Mustafa Kaya
10.01.2024 21:06
Bulut bey ellerine yüreğine sağlık. Türk medyası ancak bu kadar anlatılabilir. Medya gitmiş propaganda araçları gelmiş. Ha gayret şaha kalkıyoruz..!
Halil güleç
10.01.2024 21:04
İnanılmaz ve çok gerçekçi bir tazı. Bu yazıyı yalakalığın dibine vuran ölmüş iş insanlarının mezarına gidip el pençe divan duran babaları imiş gibi gözyaşı döken sözde gazeteciler mutla okumalı ve utanmalı. Ellerine sağlık kardeşim…
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları