SEÇİM SONRASI UÇMAYA HAZIR MISINIZ?”
SEÇİM SONRA UÇMAYA HAZIR MISINIZ?”
Bulut Kutlu
-
Seçime az süre kaldı. Geriye sayımın başladığı seçimler nihayet son bulacak herkes derin bir oh çekecek ama sonrasında ne olacak? İşte bu hiçte hayra alamet değil.
“Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir” derler. Seçim sonrası ne olacak? Derseniz ‘iyi şeyler olamayacak’ diyebilirim.
Öncelikle son genel seçimlerde olduğu gibi seçimden hemen sonra hatta seçim akşamı (!) Akaryakıt fiyatları tavan yapacak. Litre fiyatı 44 TL olan akaryakıt fiyatı 55- 60 TL olacak!
Akaryakıt elbette ki döviz ve dünya petrol fiyatlarının artışına bağlı. Seçime kadar enflasyon artmaması için hazineden piyasaya döviz aktarılıyor, faizler artırılıyor. Belli bir süre fiyat artışları tamponlanıyor ancak oluşacak sel felaketine ne kadar bariyer kursanız fayda etmeyecek ve dere taşacak. Ezilen, boğulan kim olacak? Tabi ki vatandaş.
Dövize, akaryakıta zam geldi mi, yediden yetmişe her şeye zam gelecek, dolayısı ile enflasyon artacak ve halk ekonomik buhran altında inim inim inleyecek.
Dünyada en yüksek faiz oranına sahip ülke; Zimbabwe, ikinci ülke Arjantin, üçüncü ülke, Venezuela ve 4. ülke ise yüzde 50 ile Türkiye… Bu bir rekor…
Hani faiz artışı olmayacaktı, hani enflasyon tek rakamlı hanelere inecekti. Ne oldu? Hiçbir şey olmamış gibi günlerdir CHP’nin bina satın alması ile ilgili para görüntüleri gündeme getiriliyor. Olacak iş değil sanki memleketi CHP yönetiyor muhalefette AKP…
Olumsuzlukları örtbas etmek için ne mümkünse yapılıyor. Ak Parti döneminde satılmadık kamu kurumu, hazine arazisi ve gayri menkul kalmadı ama ekonomide hiçbir iyileşme yok. Sizce de bir şeyler yanlış gitmiyor mu?
Ekonomiden anlamayanları ekonominin başına getirmek, her 6 ayda bir merkez bankası başkanı değiştirmek ekonomiyi düze çıkarmıyor, bu işten anlayanları hain ilan et sonra yeniden göreve çağır! Ekonomi başka işe benzemez damat veya Nebati ile bu işler yürümez.
Neyse hazır olun beyler seçim sonrası uçacağız!
Boşuna bir Türk’ü uzaya göndermedik, üstelik Türk astronotu uzayda zafer işareti ile Kürt asıllı Alman doğumlu Jasmin Moghbeli adındaki astronot karşılamıştı. Yani anlayacağınız uzaya önce biz Kürtler gitmişiz.
Gülelim mi ağlayalım mı? Uzaya çıkma yarışı yapan bir ülkenin vatandaşları çöpten ekmek topluyor, bedava ekmek sırasına giriyor, asgari ücreti, emekli maaşı açlık sınırının çok altında. İster aya çık istersen Mars’a vatandaşın aç ise her şey nafile…
Ne demiş sarayda yaşayanlar; “Şiir yazamıyoruz ama şiir gibi yaşıyoruz.”
Ha gayret uçmaya az kaldı.
“Durmak yok yola devam”
