COĞRAFYA KADERDİR CÜMLESİ BOŞUNA DENİLMEMİŞ
COĞRAFYA KADERDİR CÜMLESİ BOŞUNA DENİLMEMİŞ
Kıvanç Apaydın
-Diyetisyenden ince detaylar
-COĞRAFYA KADERDİR CÜMLESİ BOŞUNA DENİLMEMİŞ
-Kötü içerikli gıda çok, tüketim çok ama fiziksel aktivite az
-Bilim sürekli gelişiyor ve insan vücudu hala bilinmeyen bir okyanus
Değerli okuyucularım bu haftaki konuğum alanında tecrübe edinmiş Diyetisyen Kübra Akın. Akın Batman’da Batıgöz Tıp Merkezinde görev yaparken, ülkenin dört bir yanında da danışanı var. Aynı zamanda fonksiyonel tıp diyetisyenliği de yapan Akın çalıştığı süreçte binlerce vakaya şahit oldu. Diyetisyen Kübra Akın’ı biraz yakından tanıyalım ve sizleri sohbetimizle baş başa bırakalım.
SAYIN AKIN, SİZİ TANIMAYANLAR İÇİN KENDİNİZİ KISACA TANITIR MISINIZ?
Sayın Apaydın
Merhabalar, Batman doğumluyum. Üniversiteyi İstanbul Bilim Üniversitesinde okuduktan sonra Batman’a döndüm ve Dünya Hastanesinde çalışmaya başladım. Özel Batman Dünya Hastanesindeki 10 yıllık iş hayatımdan sonra Batıgöz Tıp Merkezinde çalışmaya başladım, şimdi orda devam etmekteyim. Bu süreçte binlerce danışan ve vaka gördüm. Şimdi fonksiyonel tıp diyetisyenliği de yapmaktayım. Bu konuda Batman’da öncülük yapıyorum.
DİYETİN TARİHSEL SERÜVENİNDEN BİZE BAHSETMEK İSTER MİSİNİZ KONUYU BİRAZ KÖKLERİNDEN ELE ALARAK?
Biraz düşündüğümüzde, anneannelerimizin ve onlardan önceki neslin, ‘ay ben çok kilo almışım biraz diyet yapayım’ dediğine hiç şahit oldunuz mu? Ya da kitaplarda, romanlarda diyet yapan bir karaktere rastladınız mı? Yoktu, çünkü OBEZ insan sayısı çok nadirdi ve onlarda muhakkak bir hastalık sahibi idi.
Sanayinin ilerlemesi ile birlikte hazır gıda tüketimi artmaya başladı, özellikle yerel değirmenlerin kalkması ve fabrika üretimi unlara geçilmesiyle insanlar kilo almaya başladılar. Tabi bunun ile birlikte gelen teknolojik icatlarda fiziksel aktiviteyi azalttı. Elle yıkanan çamaşırların ve bulaşıkların yerini makineler aldı, arabalar ve toplu taşımalarla da iyice azaldı. Günümüze bakacak olursak artık tozu bile robot süpürgeler almaya başladı. Yani özetle artık kötü içerikli gıda çok, tüketim çok ama fiziksel aktivite az. Bu da beraberinde kilo artışı ve birçok hastalığı da getirmekte. Bu yüzden de insanların kilo kontrolünü ve sağlıklarını korumak için diyetler ortaya çıkmaya başladı. Dünya genelinde diyetlerin ortaya çıkma tarihi 195’li yıllara dayanmaktadır. Türkiye de ise ilk defa 1962 yılında Hacettepe Üniversitesinde Beslenme ve Diyetetik bölümü açılarak bu görev diyetisyenlere verilmiştir.
PEKİ DİYETİN BU SÜREÇLER İÇERİSİNDE EVİRİLİP GÜNÜMÜZE GELİNEN GÜNCEL DURUMUNU NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
Tabi o zamanlardan bu zamana diyet yapmanın kuralları ve diyet kalıpları çok fazla değişti. Şimdilerde ise çok farklı konulardan bahsediliyor. Ben 11 yıllık diyetisyen olmama rağmen okulda öğrendiklerimin geçerliliği günümüzde çok az. Bilim sürekli gelişiyor ve insan vücudu hala bilinmeyen bir okyanus, bende bu gelişmeleri yakinen takip etmekteyim.
BÖLGEMİZİN MUTFAĞI NASIL SİZCE YEMEKLER BAYA UĞRAŞ VE UZUN PİŞME SÜRELERİNE SAHİP SUNUM ŞEKİLLERİ BÜYÜK PORSİYONLARDAN OLUŞUYOR BU KÜLTÜREL DİNAMİK İNSAN YAŞAMI ÜZERİNDE NASIL ETKİLERE SEBEP OLUYOR?
Coğrafya kaderdir cümlesi boşuna kurulmamış. İnsan sağlığından tutunda, yaşam tarzına kadar birçok şeyi etkilemekte. Tabi ki yaşadığımız coğrafyadaki yemek kültürü de kilomuzu ve sağlımızı fazlasıyla etkiliyor. Örneğin ortaya konulan yemekler farkında olmadan fazlaca yediriyor. Onun dışında daha çok kızartma, etli ve ağır yemek tarzımız var bu da tabi sağlığımızı etkilemekte. Her yemekte sofrada olmazsa olan ekmek ayrı bir dert. Bunun dışında bir de biz doğulular kültürel olarak fazla misafirperveriz ve gelen misafire ne var ne yok sofra donatıyoruz üstüne birde bin bir rica ısrar bunları bitirtiyoruz. Tabi bunların hepsi bizlere kilo olarak dönüyor.
DİYET BİR ÖZ DİSİPLİNDE GEREKTİREN BİR PROGRAM, BU KONULARDA ZORLUKLAR YAŞANIYOR MU?
Diyet yapmak kolay bir süreç değil, aslında ben buna beslenme alışkanlıkları değişikliği diyorum kalıcı olan budur çünkü. Sonuçta uzun yıllar alıştığımız yanlış beslenme tarzını değiştirmeye çalışıyoruz ve çevremizi de düşünecek olursak bunu yapmak bir hayli zor oluyor. Bu yüzden diyet yapmak, sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmak gerçekten kişinin kendi isteğiyle olması gereken bir durum. Tabi ki burada diyetisyenin rolü büyük, kişiye uygun onu motive edecek programlar oluşturulmalı. Ama bence en önemlisi kişinin eşi için, bir başkası için ya da birilerinin onun hakkında olumsuz konuştuğu için değil kendine ve bedenine verdiği önemle diyete başlamasıdır.
Sayın Akın sizinle sohbet etmek gayet keyifliydi bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz.
Sayın Apaydın, böyle güzel bir sohbet için asıl ben size teşekkür ederim.